Tesislerimizin izin ve lisans işlemlerinin yürütümü esnasında Çevre ve Şehircilik il Müdürlüğünden uygunluk yazısı alması gerektiğini site içi yazışmalarımızda vurgulamıştık. Tesisin faaliyetlerini yürütümü esnasında emisyon, atıksu ve gürültü kaynakları olabilmekte, atıkları oluşabilmektedir. Bunların çevreye zararlı etkilerini yönetmeliklerde belirtilen şartları sağlayacak şekilde tesisten uzaklaştırmak gerekmektedir. Atık yönetimi dışında kalan (ayrı bir başlıkta açıklamıştık.) emisyon, atıksu ve gürültü kaynaklarının çevresel etkisini görmek için, ilgili yönetmelikler kapsamında ölçüm yada analizlerin yaptırılması zorunludur. Ölçüm sonuçları ilgili yönetmelik şartlarını sağlamalıdır. Sağlanmadığı taktirde tehlike kaynağında ve ortama yönelik koruma uygulamaları yapılmalıdır.
1- Havalandırma Sistemleri:
Üretim faaliyetleri esnasında gerek yakma üniteleri gerekse de havalandırma ünitelerinden kaynaklanan gaz yada tozların verimli bir şekilde, ortama yayılmadan atmosfere verilmesi hem çevre hem de iş sağlığı ve güvenliği açısından önemlidir. Verimli çalışan havalandırma üniteleri ile oluşan gaz ve tozun, çalışma ortamına dağılmadan direk atmosfere verilmesi çalışanların maruziyetlerini önleyecek, sağlık sorunları ile karşılaşma oranını oldukça azaltacaktır. Havalandırma sistemlerinin bağlandığı bacalarının ölçümlerinin yapılması içinde Yönetmelikte belirtilen şartları sağlaması gerekmektedir. Bu hazırlıkların yapılmadan emisyon konulu çevre izni için ölçüm yaptırılması ve sonuçların Yönetmelik standartlarını sağlamaması durumunda yapılacak düzenlemeler, daha sonra işletmeleri ekstradan masrafa sürüklediği gibi üretimin akışını da etkileyecek olumsuzluklara neden olabilmektedir. Bu sebeple havalandırma sistemlerini kurmadan, her türlü olumsuz şartları öngörerek projelendirmek oldukça önemlidir. Bu konuda çözüm ortağımız her türlü sektörel tecrübeye sahip olup %100 müşteri memnuniyeti taahhüt etmektedir. Kurulum sonrası her türlü servis hizmeti vermekte yada destek olmaktadır.
2- Atıksu Arıtma Tesisleri:
Son zamanlarda maalesef ön fizibilite çalışmasını tamamlamadan arıtma tesisi yaptıran bir çok işletmelerin deşarj izni kapsamında üretiminin durdurulduğunu yada ceza yediklerine şahit olduk. Arıtma tesislerinin kurulumundan önce proses kaynaklı tüm atıksuların tespitinin yapılması çok önemlidir. Ayrıca yan tesislerden kaynaklanan kazan blöf suları, yumuşatma suları, yıkama sularının dikkate alınmadığını gördük. Eğer işletmenin bulunduğu bölgede alt yapı sistemi yok ve evsel nitelikli atıksular da arıtılması gerekiyorsa öncelikle tüm bu kaynaklardan gelen suların bir dengeleme havuzunda toplanması sağlanmalıdır. Su kirliliği Kontrolü Yönetmeliğine göre sektörel tablosu belirlenmelidir. Arıtma tesisi yapılmadan önce mutlaka ilgili Kurumdan (Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, İl Müdürlükleri Altyapının bağlı olduğu Kanalizasyon İdareleri ve OSb Müdürlükleri) atıksu arıtma tesisi proje onayı mutlaka alınmalıdır. Daha sonra imalata başlanmalıdır. Bu sebeple İşletmelerin doğru yönlendirilmesi önemlidir. Kurulum sonrası deşarj konulu çevre izin kapsamında alınan ardaşık numune sonuçları Yönetmelik şartlarını sağlamadığı zaman cezai işlem uygulanmaktadır. Proje onayı ve atıksu arıtma tesisi kurulumları için harcanan paraların zayi olmaması için sektörel tecrübeye sahip, işn ehli çözüm ortakları ile çalışılması gerekmektedir.